Meslek Yüksekokulumuz ve Yalova Devlet Hastanesi ortaklığı ile 15 Kasım 2016 tarihinde Yalova Merkez’de YUSEM Konferans Salonu'nda Halka Yönelik Diyabet Toplantısı düzenlendi ve Dünya Diyabet Günü kutlandı. Bu yıl ikincisini düzenlediğimiz etkinlikte Endokrinoloji ve Metabolizma Profesörü Ahmet Selçuk Can Türkiye’de diyabetin %90 arttığını, 18 yaş üzeri erişkinlerde diyabet sıklığının %14 olarak saptandığını ve bu dramatik artışın en büyük sorumlusunun %44 artan obezite olduğunu belirtti.
TOPLANTININ ANA HATLARI:
Yalova Merkez Karizma İş Merkezi 3. Katta gerçekleşen toplantıya Yalova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Recep Hayri Eren, Termal Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Mine Aksoy ve Yalova Devlet Hastanesi yöneticileri, diyabet hastaları, Fizyoterapi birinci sınıf ve Acil Tıp Teknikerlik birinci sınıf öğrencileri katıldı.
Meslek Yüksek Okulumuz Tıbbi Hizmetler ve Teknikler Bölüm Başkanımız Prof. Dr. Ahmet Selçuk Can sağlığı iyileştirmeye yönelik aşağıdaki mesajları verdi: “Son üç aydaki şeker düzeyini gösteren ve damardan alınan kanda laboratuvarda ölçülen HemoglobinA1C adlı test ile hastalarımızın diyabet kontrolunu takip ediyoruz. HemoglobinA1C düzeyi %7 altında ise, diyabetlinin kan şekeri iyi kontrol altındadır. Ülkemizde yapılan çalışmalarda diyabetlilerin %72’sinin HemoglobinA1C düzeyi %7 üzerinde bulunmuştur. Diyabetlilerin kan şekeri istenilen düzeyde değildir. Yani şeker hastalarının diyetlerine daha dikkat etmeleri, daha fazla spor yapmaları ve ilaçlarını düzenli kullanmaları gerekir. Türkiye’de yeni çıkan en son diyabet hapı Dapagliflozin etken maddeli ilaçtır. Bu ilaç pankreasa etki etmeden yükselen kan şekerini böbrekten idrar yolu ile atıyor. Kan şekerini pankreası yormadan dengeliyor. Ayrıca günde ortalama 280 kaloriyi (kcal) idrar ile atabildiğinden hastalarımızın zayıflamasını sağlıyor. Bu ilaç bir diyabet hapına yan etki geliştirenlerde tek başına veya birden fazla şeker ilacını kombinasyon şeklinde kullanıp kan şekeri düşmeyenlerde ek ilaç olarak kullanılabiliniyor. Kan şekerini düşürmesi yanında zayıflatması ilacın önemli bir avantajı. İlacın fazla idrara çıkarma, idrar yolu infeksiyonu dışında bir yan etkisi yok. Böbrekleri iyi çalışmayan, böbrek yetmezliği hastaları bu ilacı kullanamaz.
Yalova Üniversitesi Termal Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Uzman Fizyoterapist Fahri Köroğlu diyabet hastalarının haftada 3-5 seans ve her seansın yaklaşık 1 saat sürdüğü egzersiz programı uygulamaları gerektiğini söyledi. Uzm. Fzt. Fahri Köroğlu egzersiz uygulamasının diyabet tedavisinde tıbbi medikal tedavi ve diyet uygulaması gibi ana komponentlerden biri olmasına rağmen diyabetlilerin büyük çoğunluğunun düzenli egzersiz yapmadıklarını söyledi. Uzm. Fzt. Köroğlu diyabette egzersiz uygulamaları ile ilgili bilgiler verdi: ‘‘Egzersiz diyabet tedavisinde etkisi kanıtlanmış bir tedavi yöntemidir. Egzersiz bir fizyoterapist tarafından gerekli değerlendirmeler sonrası planlanarak uygulanmalıdır. Egzersiz uygulaması kontrolsüz ve gerekli değerlendirmeler yapılmaksızın uygulandığında ölümle sonuçlanabilir. Diyabet hastalarında düşük ve orta yoğunluklu egzersizler uygulanmalıdır ve direnç egzersizleri ile desteklenmelidir. Kontrollü ve düzenli uygulanan egzersizler riskli hastalarda diyabet gelişimini önlemekte, diyabetli hastalarda diyabete bağlı komplikasyonların gelişimini engellemekte, kan şekerini düşürmekte ve yaşam kalitesini arttırmaktadır. Diyabetliler günde doksan dakikadan daha fazla süre inaktif ve hareketsiz kalmamalıdırlar’’.
Yalova Devlet Hastanesi Endokrinoloji Uzmanı Dr. Savaş Karataş gelişen diyabet teknolojileri ile birlikte diyabet takibinin ve tedavisinin daha kolay ve pratik hale geldiğini, bu tür teknolojileri kullanarak diyabet hastalarının hastalıklarıya birlikte yaşamaktan adeta keyif alabilecek düzeye geldiğini; insulin pompası kullanımının yaygınlaşması, kan şekerine göre insülin ve glukagon salgılayan yapay pankreas uygulamasının kullanıma başlamasının diyabet tedavisinde çığır açtığını belirtmiştir. Yalova Devlet Hastanesi diyetisyeni Mert Aşit diyabette diyet tedavisinin ilkelerinden bahsetmiştir. Diyet uyumu ile birlikte tip 2 diyabet hastalığının ilerlemesinin engelleneceğini ve geriye dönüşün sağlanabileceğini belirtmiştir.